“ ‘W’ harfinin üçünü bir arada bu kadar sık görmedi insanoğlu, internetle gördü..
Nedir internet ?
Görmeden bakmak, seslenmeden konuşmak, yorulmadan sevişmektir. İnternet daldan dala atlamaktır. İnternet varken yok olabilmektir. İnternet seçmektir. Dokunmadan, koklamadan sevebilmektir. İnternet hayattan kaçmaktır. Başka bir boyut, başka bir alemdir. Bir alemin klavyeye sığmış halidir.
İnternet gelişimdir, bilimdir, özgürlüktür. Oyundur, iştir, gezidir, kitaptır, aşktır, bankadır, gazetedir, defterdir.
İnternet bazen hastalıktır. “
Diye tanımlamış Psikiyatrist Kültegin Ögel ‘İnternet Bağımlılığı’ kitabında . Evet onun da dediği gibi internet birçok şey artık hayatımızda. Yokluğuna pek tahammül edemediğimiz akıllı telefonlarımızda, evlerimizde her an her yerde yanımızda günlük hayatımızı kolaylaştıran bilgiye hızlı ulaşmamızı sağlayan, eğlendiren, boş zamanlarımızı değerlendirdiğimiz bir araç ve araç olarak kaldığı sürece de sorun yok ancak amaç haline gelmeye başlıyor bazılarımız için özellikle de çocuklarımız için. Çocuklarımızı teknolojiden uzak tutmak mümkün olmadığı gibi akıllıca da değil bilimin özgürlüğün ve gelişimin anahtarı çünkü dünyanın herhangi bir yerinde var olan bilgiye saniyeler içinde ulaşabilmelerini sağlayan bundan mahrum bırakmayız ancak hastalık olmasını engelleyebilmek önemli.
Her birimizin güçlü ve zayıf yanları var çocuklarımızın da var bunu kabul ederek başlamak gerekir çocuğunuz bir sorun yumağı olmadığı gibi mükemmel de değil ailelerin bunu kabul ederek başlaması gerekir. Çocuklarımızın hayatta güçlü yanları kadar daha zayıf yanlarını da bilmesi daha başarılı ve mutlu olmalarını sağlayacaktır. Çocuğunuzu bu anlamda tanımak onu internet bağımlılığından korumada bir ihtiyaçtır. Duygusal ve fiziksel ihtiyaçları tutarlı bir şekilde karşılanmış yaşına uygun sorumluluklar verilmiş, yaşına uygun sosyal aktiviteler konusunda desteklenmiş farklı hobiler edinmesine olanak sağlanmış, akademik başarısını ya da sosyal uyumunu bozabilecek ruhsal ya da fiziksel rahatsızlıklar varlığı konusunda uyanık olup gerekli tedaviler uygulanmış çocukların bağımlılık riski çok çok azalacaktır. Çağımızda internet bağımlılığı yüksek bir risk olduğundan koruyucu önlemleri almak büyük bir önem kazanmakta
İnternet bağımlılığı tedavisinde gerekli ise ilaç tedavileri ile bilişsel davranışçı terapi desteği sağlanmalıdır .
Bilişsel davranışçı terapilerde bilişsel çarpıtmaları tespit etmek, internetle ilgili düşünceleri listelemek, internet kullanım zamanlarını not etmek gibi adımlar vardır ve tedavi süresince danışanla beraber belirlenecek hedeflere uygun ödevler verilerek bu süreç yönetilir. Tedavi sürecinde ailenin eğitilmesi, aile tarafından suçlayıcı yada yargılayıcı davranışların en aza indirgenmesi, ailenin tedaviye destek olabilecek yeni hobiler edinme tatile çıkarma duygusal ihtiyaçlarını dinleyebilme gibi konularda destekleyici olmasını sağlayacak müdahaleler de yapılmalıdır.
Psikiyatri Uzm. Dr.Neslihan LEVENT
Yorumlar kapalı.