Anasayfa » Makaleler » ÇOCUKLUĞA YOLCULUK: TERAPİ

ÇOCUKLUĞA YOLCULUK: TERAPİ

CblQ-tYUEAAbg2Z

Hepimizin özünde geçmişten kalma bir çocuk saklıdır. Bu çocuk şu anki halimizin, kim olduğumuzun ve kim olacağımızın alt yapısını oluşturur.
Dr.R.Joseph

Her birimizin çocukluğuna ait hüzünlendiren anılarımız var. Alınmayan bir oyuncak, dışlandığımız bir oyun, gözüne giremediğimizi düşündüğümüz öğretmenimiz, sınavdan alınan düşük notlar, sınıf, okul hatta şehir değişiklikleri.. Asıl önemli nokta büyümekte olan bebeğin ve çocuğun hayatının dönüm noktalarında etraflarında neler gördüğüdür. Hata yaptığında, annesini üzdüğünde, başarısında, evde kırıp döktüğü eşyalar olduğunda, kimi zaman yalan söylediğinde , isteklerine ulaşamadığında, yaşına göre tehlikeli bir durumla karşı karşıya kalındığında ona nasıl davranıldığıdır. Ailenin ve çevrenin ona verdiği düzenli gizli mesajları bir süre sonra çocuk kendi düşüncesi olarak içselleştirmeye başlar ve anne- babanın sesi artık çocuğun sesiyle yer değiştirmiştir ve kendi düşünceleri heline gelmiştir.

Okuldan yüksek bir not aldığı için neşeyle ve gururla dönen çocuğuna mimikleriyle, ses tonuyla beden diliyle ve sözleriyle aslında ne dediği çocuk için çok önemlidir çünkü bir süre sonra onlar kendi fikri olacaktır.

Çocuğunuza aldığı o yüksek nottan sonra “neden 95 almadın”, “sence bu not yeterli mi”, “senden yüksek alan var mı” dediyseniz istemeden de olsa verdiğiniz mesaj yetersizsin başarısızsın ve seni daha çok sevmem için daha iyisini en iyisini yapmalısın olacaktır ve çocuk artık başarılarından memnun olmayan sevilmek ve değerli olmak için hep başarılı olmak zorunda olan hata yapma hakkı olmayan hatta hata yaptığında belkide cezalandırılması gerektiğini düşüncelerine sahip olacak bir yetişkin olarak yoluna devam etmek zorunda kalacak. Kendisini başarısız olarak düşündüğü (ki bu bireyler başarılarını görme eğiliminde değillerdir ufak tefek hatalarını sürekli düşünmekte daha çok çalışmakta ama yine de yeterli olmamaktadır) her durumdan sonra geçmişte anne-babanın olan ses artık kendi sesi olarak “bir işe yaramıyorsun, daha iyisini yapmalısın, bir türlü yeterli olamıyorsun vs vs” yargılamaya başlayacak ve küçük bir çocuk olarak hissettiği olumsuz duyguları yetişkin olarak tekrar tekrar yaşayacaktır. Çok zor değil mi?

Tam tersini düşünelim sınavdan düşük not almış olarak üzgün ve başarısız hissederek dönen çocuk ebeveynlerinin “bu sınavdan neden düşük aldın nedenini tespit edelim ve sorunları çözelim bunları yaptığımızda bir sonraki sınavından istediğin notu alacağını düşünüyoruz “ dediklerini duysa anne-babanın sesi bir süre sonra kendi iç sesi olarak ona şunları fısıldamaya başlayacak bazen başarısız olabilirsin başarısız olmam sevilmeyeceğim anlamına gelmez sorunları çözebilecek yeteneklerim var.. Güzel değil mi? iyi hissettiriyor ve motive ediyor ..

Tam da bu nedenle terapilerde çocukluğa yolculuk yaparız anne babasının her dediğini doğru kabul eden o çocukla temas kurmaya ve olumsuz yaşantıları yeniden kurgulayıp danışanla beraber yeniden oluşturmaya çalışırız. O küçük çocuğu mutlu etmeden bugünü daha iyi yapmanın zor olduğunu bilerek..

Yorumlar kapalı.